926

İyi olabilmeyi beklediğiniz günler, iyi olduğunuz/hissettiğiniz günleri sayıca geçiyor. Son dönem hissettiğiniz yalnızlığı size bahşeden tek bir kişiye karşı duyduğunuz öfke ve özlemin tüm acısını bir kaç kişiden çıkarıyorsunuz. Gün geçtikçe kafanızda hatları iyice keskinleşen, yaşamayı istediğiniz çok basit ve naif hayatı başkaları yaşamakta olduğu için yerin boşalmasını bekliyorsunuz. Devamlı bir sıra bekleyiş, muazzam bir yer edinme çabası. O yerin boşalması için boka sarması gereken hayatlar. Acı ve üzüntü üzerine kurulacak, üstünü eşeledikçe mutsuzluk çıkan höyükler gibi sonu ölüme gidecek az bir yıllık nefes alma umudu.

Tüm bunlara şahit olan, siz olmasın istedikçe oldurduğunuz, kan bağlarıyla birbirine bağlanmış insanlar. Artık bitti diyemeyeceğiniz kredinizi çoktan harcadığınız zamanlar. Kupkuru ve demir gibi ağır varolmak zorunluluğu. Üç metrekare içinde çok kalabalık ve sizi içten içe kemiren, devamlı ölümün yansıtıldığı bir projeksiyonu olan mekan.

Daha fazla dayanabilirsin. Öldüğün yere kadar.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder